Damadımla hiç bir şey yaşanmamış gibi yazlığa geldik. Damadım 1 gün kalıp, kızım ve torunum ile İstanbul'a döndüler. Benim günlerim ise eskisi gibi devam etmeye başladı, tek farkı bir hafta boyunca acısı geçmeyen götümdü. Yazlığı kapatıp Adapazarı'na döndüğümüzde ise, iyice sıkılmaya başlamıştım. Gündüzleri sıkıcı komşu sohbetleri, akşam kocam ile seyredilen diziler ve gereksiz akraba dedikoduları. Samimi olduğum birkaç arkadaşımla cinsel hayatları hakkında yapmaya çalıştığım konuşmalar ise başarısızlıkla sonuçlandı. En yakın arkadaşım, benden 10 yaş genç olan Müge, en fazla bilgi paylaşan oldu. Ama onun da hali benden farklı değildi. Kocasının haftada bir yarım yamalak yaptığı işi seks zannediyordu. Yıllarca benim de aynı yalan içinde yaşadığımı, ama sikilen kızımı gördükten ve damadın kalın yarağını yedikten sonra kadınlığımı nasıl fark ettiğimi anlatamadım. Birkaç gece, yatarken kıçımı kocama dayayarak onu tahrik etmeye çalıştım. Ama kocamın siki kalkmadığı gibi, beni tatmin etmek için bir çaba harcamakta aklının ucundan bile geçmemişti.
Damat ile kızım birkaç hafta sonra bizi ziyarete gelmişti, ama tüm yalnız kalma çabalarıma rağmen damat bana karşı mesafeli duruşunu sürdürmüştü. Artık sabahları kocamı evden gönderdikten sonra ilk işim küvete uzanmak ve sıcak su ile masaj yaptığım amıma parmak veya salatalık sokarak kendimi tatmin etmekti.Bir erkek ile el sıkışırken bile utanan ben, artık eve gelen misafirlerin çaktırmadan önlerine bakmaya, yaraklarının nasıl olduğunu hayal etmeye başlamıştım. Bir ay daha böyle geçti. Muhafazakar bir çevrede olmasak, sokağa çıkıp önüme gelen ilk erkeğin üzerine atlayacak hale gelmişken, kızım aradı. Ankara'da bakanlığın düzenlediği bir seminere katılması gerektiğini, bir hafta onlara gelip çocuğa bakıp bakamayacağımı sordu. Ben heyecandan, "Bilmem ki..." gibi kelimeler gevelerken, kocam, "Tabii ki gidersin, tek torunumuz!" diyerek lafa atıldı.
Nasıl hazırlandığımı, nasıl otobüse bindiğimi hatırlamıyorum. Kızım beni karşıladı. Eve gittik, iki saat sonra da taksisi geldi ve havaalanına gitmek için yola çıktı. Bu süre içinde damat sadece kızım ile telefonda konuşmuş, beni sormamış, ama geç geleceğini söylemişti. Saat 22:00 gibi torunu yatırdım, geceliğimi giyip TV karşısına oturdum. Damat bir iki saat sonra halen gelmediğine göre, yine birilerini sikmeye gitmiştir diye, içimi kaplayan üzüntü ile ben de yatağıma gidip yattım.
10 dakika sonra telefonun sesine zıpladım. Arayan damadımdı. "Uyudun mu?" diye sordu. Cevabımı beklemeden, "Şimdi yemekten çıktım, yarım saat sonra evdeyim. Eğer kaldığımız yerden devam etmek istiyorsan, bizim yatak odasında beni hazır bekle. Yoksa kendi odanda kal ve bu konuşmayı unutalım!" dedi. Yarım saat bana yarım sene gibi geçti. Anahtar sesi duydum ve kapı açıldı. Damat önce mutfağa gitti, birşeyler içti, sonra çocuğu kontrol etti. En son benim odamın kapısı açıldı. Nefesim kesilecek gibi olduğunda, yatak odasının kapısından damat, "Burada olmayacağından çok korktum!" dedi.
Yarım saat içinde amımdaki tüm kılları almış, vücudumu kremlerle ovup, çırılçıplak pikenin altına girmiştim. Damat ceketini çıkartıp banyoya giderken, bir yandan da konuşuyordu. Biraz alkollu olduğu belliydi. "Kızını sikerken bile hep senin koca götünü hayal ediyordum. Bir hafta her gece beraberiz. Sonrasında da her fırsatta karım olmanı istiyorum!" diyordu. Yanıma geldiğinde üstünde sadece boxeri vardı. İlk defa bir erkek beni arzulayan sözler söylüyordu. Kadınlık gururum okşandı, "Ben de seni düşünerek geçirdim bir ayı. Bir daha dayanamam bu kadar süre!" dedim.
Der demez de pikenin altından çıktım, damadın kalkmaya başlayan sikini serbest bıraktım. Damat halen ayakta dikiliyordu. Ben ise yatağın kenarına oturmuş, aç kurt gibi kalın sikine saldırmıştım. Yarıya kadar ağzıma alıyor, sonra çıkartıp yüzüme sürüp, taşaklarını emiyordum. Damat, "Yavaş ol!" diyerek yanıma oturdu. İki genç sevgili gibi elleri ile yüzümü kendine çevirdi ve "Nihayet, sakin sakin, ikimizin de istediği gibi sevişebileceğiz. Bu bizim gerdek gecemiz olsun!" dedi. Ufak bir öpücük kondurdu dudaklarıma, sonra bir tane daha. Yavaş masum öpücükler ile devam ederken, sanki çekinir gibi elini göğsüme koydu. Şimdi yavaşça dili ağzımın içindeyken, bir eli göğsümde, diğer eli kalçamda idi. "Bu göt için her istediğini yapmaya hazırım. Sikilmek istediğinde çağır, her yerden gelirim!" gibi laflar fısıldıyordu kulağıma.
"Şimdi yavaşça uzan ve gözlerini kapat, ilk gecemizde kızına ne yaptığımı göreceksin!" dedi. Ağırlığını hafifçe üzerime vererek, dudaklarımdan başladı. Çok yumuşak ve yavaşça, ama hiç ara vermeden, birden fazla yerimi uyararak sevişiyordu. Boynumu öperken, bir eli göğüslerimde, siki ise bacak arama sürtüyordu. Göğüs uçlarımı emerken ise eli de kalçalarımı incitmeden sıkıyordu. Gerçekten de ilk sevişmesini yaşayacak bir genç kız gibi beni hazırlıyordu. Dakikalar sonra dudakları göbeğime, oradan dilinin ucu ile bir çizgi çizerek amıma indi. Şımartılmak, dakikalarca sevilmek ayaklarımı yerden kesmişti. Ufak dil darbeleri ile aşağı yukarı geziniyor. Elleri ile bir göğsümü ve kalçamı yavaşça okşuyordu. Benim inlemelerim arttıkça o da hızlandı. Şimdi yüzünü tamamen etli amıma gömmüş dilini tamamen içime sokmuştu.
Ben tam orgazm olmak üzereyken, "Yeterince ıslandın artık!" dedi ve kendini yanıma bıraktı. "Üzerime otururken seyretmek istiyorum!" dedi, "Amına girerkenki her anı, yeşil gözlerini, koca memelerini görmeliyim!" dedi. Bir erkek işte böyle olmalıydı, güven vermeli kadına. Kalktım kalın yarağın üstüne, onun istediği gibi yavaş yavaş oturmaya başladım. Amım ıslaktı, ama bir aydır sik görmediğinden alırken zorlanıyordu halen. Görmek istediği de buydu. Am dudaklarımın gerilmesi, gözlerimde oluşan hafif yaşlar, göğüs uçlarımın dikleşmesi. Hazır hissedince kendimi tamamen bıraktım ve rahatlıkla köküne kadar oturdum üstüne...
Oturup kalkacak yaşta olmadığımından kalçalarımı oynatmaya başladım. O da doğrularak göğüslerime yumuldu. Bir yandan da kalçalarımdan beni biraz kaldırıp, tekrar sikin üzerine oturtuyordu. "Hadi senin bu yarak, istediğini yap!" diye bağırıp, parmaklarını kalçalarıma geçirince, kalçalarımı daha büyük dairelerle kıvırmaya ve elimden geldiğince oturup kalkmaya başladım. Sikinin kocaman başını amımın her noktasında hissediyor, boşta kalan ellerimle onun bacaklarından güç almaya çalışıyordum. Amımın kasılmalarını hissetmeye başlayınca, "Anlat hadi orospum, neler yapıyorum sana, yarak yemeği mi öğreniyorsun?" demeye başladı.
Kendimi kaybedercesine dizlerim ve göğüslerim titremeye başlarken, "Evet, kuman oldum senin, istediğini yap bu yaşlı orospuya!" gibi laflar ağzımdan döküldü. Amımın içindeki alev beni halsiz bırakıp, pelte gibi üzerine yığıldığımda, ısırarak alt dudağıma yapıştı. Sonra, "Ben de geliyorum aşkım, dayan biraz!" diyerek kucağında zıplatmaya devam etti. Çok geçmeden kocaman taşaklarındaki tüm döller amımı doldurdu. Sikini içimden çıkarmadan nefes nefese bir süre birbirimize sarılarak oturduk.
Nefes alışlarımız düzene girdiğinde, hafif inmiş siki halen içimdeyken sessizliği bozdu. Bu arada içimden akan döller ve içime hapsettiğim kalın sik kendimi çok güçlü hissettiriyordu. "Aslında... Üç yıldır seni izliyordum!" dedi. Şaşkınlıkla baktım. "Evlendiğimizde aklımın ucundan bile geçmiyordun, bir de kapalı olduğundan zaten vücudunu görmüyordum. Ama tam Banu'nun hamileliği döneminde seni bir gece gecelikle gördüm. Benim uyanık olduğumu bilmeden mutfağa gittin. Salonda idim. Loş ışıkta su almak için eğildiğinde koca götünü gördüm. Zaten Banu'nun hamileliği yüzünden dolu idim, senin götünü düşünerek 31 çektim. O günden sonra her eğilmeni kaçırmamaya çalıştım. Geçen ay yaşadıklarımız bir rüya idi benim için!" dedi.
Bunları anlatırken kıpırdanmaya başladı içimdeki siki. İçine dolan kanı ve amımın içinde genişlemesini hissetmek yeni tecrübelerdi benim için. Ona, "Sende öğrendim gerçek seksi! Vücudumu bile tanımıyormuşum!" dedim. Ben konuşurken boş durmuyor, iyice irileşen meme uçlarımı emiyordu. "Ne var yaşamak istediğin? Mesela hiç porno seyrettin mi?" dedi. "Hayır!" dedim. "Tamam, hemen yarın hallederiz onu! Başka? Sarhoş oldun mu? Veya uyuşturucu kullandın mı?" dedi. "Hayır, istemem, yeterince günahım var zaten!" dedim. Güldü. Bu arada tamamen kalkan sikini hafif hafif amımda oynatıyordu.
Sikini çıkarmadan yatağa yan çevirdi. Arkamdan vücuduma tamamen yapışmış, yavaşça sikerken devam etti sorgulamaya. "Bir kadın ile sevişmek?" dedi. Hayır anlamında kafa salladım. Elleri ile amıma önden baskı yapmaya ve daha sert sikmeye başlamıştı. Durdu, amımdan ve döllerinden sırılsıklam olmuş sikini göt deliğime dayadı. Tükürüklediği bir parmağı ile yol açıp başını soktu. Bıçak saplanmış gibi, "Ahhhh!" diye inledim. "Bu göt hep aralık gezeceksin bundan sonra, alış artık!" dedi. Bol tükürük ve am sularım ile yavaş yavaş tamamı yerleşti. İçime bir sopa saplanmış gibi hareketsizdim. Bu siki ilk aldığımda içinde bulunduğum ruh halinden anlamamıştım, ama şimdi göt kenarlarımın niye kanadığını çok iyi anlamıştım.
Yine boynuma eğildi, "Peki sikilirken seyredilmek?" dedi. Tekrar kafa salladım. Bu arada götümden tamamen çıkartıp, iyice tükürükleyerek tekrar yavaş yavaş soktu. Biraz daha soğuk olması rahatlatmıştı. Taşakları amıma çarparak, orta karar bir ritmde götümü sikiyor, havaya diktiği sol bacağımın arasından amımı okşuyordu. "Ben başkasını sikerken seyretmek?" dedi. "Hayır! Kızım ve bana aitsin sen, paylaşmam..." diye inleyebildim sadece. Tamamen köpekleme pozisyonuna çevirdi ve kalçalarımı tokatlarken sert sert götümden sikmeye başladı. "Ya ben seni paylaşsam? İki kişi birden sikse bu koca götü?" dedi. Kafam tamamen yastığa gömülü, ellerimle çarşafları çekiştirirken ağzımdan bir cevap çıkamadı. Amımdaki elinin baskısı, diğer elinin kalçalarıma pençe gibi yapışması ve götümde kıpırdamama engel kalın bir yarak mı cevap vermeme engel oldu, yoksa iki sik lafını duyunca ıslanan amım mı bilemiyorum.
Damadım ise kontrolden çıkmış, bağıra bağıra götümü sikmeye devam ediyordu. Amımı okşayan elinin tek parmağını içime sokup, kalın sikini de götümden tamamen çıkartıp tekrar sokmaya başlayınca, ben de tekrar kendimi kaybedercesine boşaldım. Biraz daha devam etti, sonra, "Aç ağzını!" diye bağırdı. Ağzımı açar açmaz gırtlağıma kadar girmesi bir oldu ve daha kendime gelemeden boğazımdan aşağı dölleri süzülmeye başladı. Başımı öyle bastırmıştı ki, mecburen hepsini yuttum. Bu sefer midem bulanmamıştı. Azgınca hırlaması azalırken saçlarımı bıraktı. Ben de kırk yıllık bir orospu gibi ağzımda küçülen siki iyice temizleyip çıkardım.
Sarıldı tamamen, başka birine dönüşmüş gibi nazikçe öptü ve "Burada uyuyalım!" dedi. Brbirimize sarılıp uyuduk. Sabah çocuk görmesin diyerek erkenden uyandım. Ayağa kalkınca göt deliğimden içime hava girdiğini fark ettim. Sadece kendi odama gidip, yatağa yattığımı hatırlıyorum. Bir de sabah başımda dikilen torunumun, "Hadi uyan anane!" demesi ile uyanmamı.
Geriye bakınca anlıyorum ki, iki yıldan beri süren seks maceramın sınırsızlık aşaması, aslında o gece ile start almıştı.
Offf sivas 0534 489 55 20
YanıtlaSil