11 Eylül 2013 Çarşamba

Damadım Kızımı Sikerken İzledim 5. Bölüm

O hafta boyunca damadımla her gece, her şekilde seviştik ve sikiştik. Torun öğle uykusuna yattığında ise, damadımın bana bıraktığı porno CD'leri seyrediyordum. Aklımın ucundan bile geçmeyen seks sahnelerini durdura durdura inceliyordum. Grup, Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Gırtlağa sokma, Surata boşalma gibi filmleri. Ama en çok amımı sulandıranlar, birden fazla erkeğin bir kadını perişan ettiği bölümlerdi. Aynı anda iki sikin yüze boşaldığı anlarda kendimi hayal ediyordum. Geç bulduğum gerçek seksi doya doya yaşamak için sağlığıma özen gösterme kararı aldım. Eve döner dönmez önce bir Diyetisyene, sonra da güzellik merkezine yazıldım. Bu arada damadım Sapanca'da mobilyalı bir ev kiralamıştı. Damadım Cuma sabahları bir saatte İstanbul'dan geliyor, ben de komşulara diye evden çıkıyordum ve orda buluşuyorduk. Bazen bir posta, işi olmadığı günler iki posta sikip dönüyor, ben ise bir iki saat orgazm yorgunluğunu üstümden atıp evime gidiyordum. Böyle geçen iki üç ayda beş kilo vermiş, masajlarla belim bir iki santim incelmiş ve kalçalarım
sıkılaşmıştı. Bu sayede daha önce zorlandığım pozisyonlarda da beni rahatlıkla sikebiliyor, ben de kalın sikinin üstünde zıplayabiliyordum. İlgisiz kocam bendeki bu değişimi sadece sağlığıma dikkat etmem olarak görüyordu. Her Cuma gününü iple çekiyor, çoğu zaman pardesü ve başörtüm dışında altımda sadece çamaşırlarım veya eteksiz tek bir gömlek ile damadın kalın sikini bekliyordum. Her defasında bana hediyeler getiriyor, genç aşıklar gibi beni şımartıyordu.

Yine bir Cuma sevişmesinde, damadım vücudumun nasıl 10 yaş gençleştiğine övgüler yağdırdıktan sonra, "Bunu kutlayalım! Haftasonu ben bir toplantı uydururum, sen de bir şey bul, iki gün evden çıkmayız!" dedi. Hiç düşünmeden, "Tamam!" dedim. "O zaman iyi hazırlan, ben de sana büyük bir kutlama planlayayım!" dedi.

Salak kocamı kandırmak zor olmadı, doktorumun kaplıca tavsiye ettiğini, izin verirse haftasonu birkaç yaşlı kadın ile gitmek istediğimi söyledim. Cumartesi günü dükkanı kapayamayacağı ve ben yokken bütün gece maç seyredebileceği için, "Git tabii ki!" dedi. Cuma gününü, dikkat çekmemek için başka bir güzellik merkezinde geçirdim. Tüm vücudumdaki, hatta am dudaklarının kenarındaki kılları bile aldırdım, saçlarımı yaptırdım ve ilk defa kendime seksi iç çamaşırlar aldım. Bu arada damadım İstanbul'dan gelirken tüm yemekleri alıp şölen sofrası kuracağını, iki gündür karısını sikmediğini ve yüzüme boşalmak istediğini söyleyen mesajlar atarak beni iyice azdırıyordu.

Cumartesi sabahı erkenden Sapanca'ya gittim, evi hazırladım, kombiyi iyice açıp evi ısıttım. Damadın, "Yola çıktım!" mesajını alınca, makyajımı tamamladım, aldığım siyah iç çamaşırları giyip, üzerime ince bir sabahlık ve ayağıma kızımın düğününden beri giymediğim topuklu ayakkabıları geçirdim. Boy aynasında kendime baktığımda ise uzun sarı saçlarım iri ve hafif sarkmış göğüslerim, ince uzun bacaklarım ve selülitleri azalmış koca kalçalarım ile damadımın seyrettirdiği filmlerdeki olgun orospular gibiydim. Hazır olmak için amımı ve götümü de bebek yağı ile kremledim.

Masayı hazırladım, dolaptan sevdiği Viskiyi çıkardım. Önce damadın getireceği yemekleri, sonrasında koca sikini yemek için herşey hazırdı. Arabasının sesini duyduğumda bacak bacak üstüne atıp, kapının karşısındaki koltuğa yerleştim.

Kapı açıldı ve açılır açılmaz koşarak içerdeki odaya kaçtım. Yanında, bir veya iki kere gördüğüm, en yakın arkadaşı Timur da vardı. Damat peşimden odaya geldi. Ona, "Timur'un burada ne işi var?" dedim. Damadım da, bunu beni İstanbul'da siktiği günden beri planladığını, iki erkek ile sevişme isteğimi yerine getirecek en uygun kişinin Timur olduğunu, zaten Timur'un da uyku ilacı ile kendimi siktirdiğim gece internetten beni seyreden arkadaşı olduğunu ve aramızdaki her şeyi bilen tek kişi olduğunu anlattı. Eğer istemediğim bir noktaya gelirsek, beni hemen eve bırakabileceğini söyledi. Konuşurken bile ıslanmıştım. "Tamam! Ama önce karnım aç, ne yiyeceksek yiyelim!" dediğimde, damadım kahkahalarla güldü.

Biz içerde konuşurken Timur sofradaki eksiklikleri tamamlamış, kendine bir kadeh Viski koymuştu. Beni görünce ayağa fırladı, damadımdan biraz uzun boylu ve çok yakışıklıydı. Timur, yılın yarısında İngiltere'de yaşıyordu ve beni seyrettiği gece de Londra'dan konuşuyorlarmış. Timur, "Ercan daha da güzelleştiğinizi söylediğinde inanamadım, zaten çok güzel bir kadındınız!" diyerek yanağıma hafif bir selâmlaşma öpücüğü kondurdu. Sonra, "Sofra hazır!" diyerek beni masaya doğru yönlendirdi. Beni aralarına oturttular ve oturur oturtmaz bir kraliçe gibi davranmaya başladılar. Servisimi yapıyorlar, ne kadar güzel olduğum hakkında övgüler yağdırıyorlardı. Yemekler bitince yine beni kımıldatmadan masayı topladılar ve büyük koltuğun önündeki sehpanın üzerine bir Şampanya kovası getirdiler.

"İçmediğini biliyorum, o yüzden Şampanya aldım, alkolü azdır! Sadece bir kadeh lütfen!" dedi damat. Red etmedim. Timur sandalyemi yavaşça çekti, elimi tutarak kalkmama yardımcı oldu ve beni kanepenin önüne getirdi. Damadım da ayakta Şampanyayı açmaya çalışırken, Timur, güzelliğime halen inanamadığını, özellikle büyük göğüslü kadınların kendini çıldırtığını fısıldıyordu kulağıma. Damat Şampanyayı kasıtlı olarak ikimizin üzerine ve özellikle göğüslerime doğru patlatınca irkildim ve soğuktan göğüs uçlarım da belirginleşti. Kadehlerimizi doldururken, ikisinin de bakışları bana kilitlenmişti. Kadeh tokuşturduk, çekinerek bir yudum aldım. Hayatımda ilk defa ağzıma alkol değiyordu. Tadı biraz acı gazoz gibi geldi, ama sevmiştim. Damat, "Güzelliğine!" diye kadehi bir dikişte bitirdi. Kendisine ve kankasına ikinci kadehi koyarken, ben de kadehimi uzattım. Damat gülerek benimkini de bir daha doldurdu.

"Kraliçemize! Bugün onun hizmetkarlarıyız ve ben onun bu ıslak kıyafetler ile hasta olmasını istemiyorum!" dedi Timur. Bana doğru sokularak üstümdeki ince geceliği çıkardı ve yavaşça dudaklarımı öpmeye başladı. Bu sırada damat ise arkamdan sokulmuş, boynumu öpüyor, kabaran sikini kalçalarıma bastırıyordu. Damat boşta kalan elleri ile önce gömleğini, sonra pantolonunu çıkardı ve beni kendine doğru çevirip dudaklarıma yapıştı. Şimdi arkadan sarılıp ipek iç çamaşırlarım üzerinden göğüslerimi sıkan Timur'du. Damadım, "İzninle kanka!" diyerek göğüslerimi emmeye başladı.

Arkamdaki hareketlerden Timur'un da soyunduğu anlaşılıyordu. Damadım göğüslerimi emerken, götüme Timur'un siki değmeye başlamıştı. Bir yandan da boynumu kendisine doğru eğerek, alt dudağımı yakalamaya çalışıyor, bir eli ise göbeğimden aşağıya inerek amımı okşuyordu. Şampanya ve üzerimdeki dört elin etkisi tamamen kontrolümü kaybettirmişti. İşini iyi bilen iki sikici daha öncede beraber karı siktikleri belli olacak bir tecrübe ile beni aralarında döndürüyor, hangisinin eli neremde anlayamıyordum, aralarında eziliyordum. Şimdi arkamda olan Timur külodumu sıyırmış, amımı ve götümü parmaklarken, damadım önümde diz çokmüş, bir yandan amımı, bir yandan kankasının parmaklarını yalayarak, hem beni çıldırtıyor, hem de amıma giren parmakları kayganlaştırıyordu. Ellerini deliklerimden çeken Timur, sikini bacakarama sokarak amıma sürtmeye başlayınca, damat, "Önce ben!" diyerek yüzümü kendisine çevirdi. Bu arada Timur'un sikini ilk defa görebildim. Damadımınki kadar kalın değil, ama uzun ve güzel bir siki vardı.

Damat bacaklarımı hafif aralayıp, alttan sikinin başını amıma dayamaya başlamıştı. Tamamen ayakta iken hiç sikilmemiştim. Bir eli ile sol bacağımı hafif kaldırdı ve halen alırken zorlandığım sikinin başını sırılsıklam amıma batırdı. Bu sırada Timur göğüslerimi sıkıyor ve ensemi hafif ısırıklarla öpüyordu. "Bakalım ne kadar kilo vermiş?" diyerek Timur diğer bacağımı da yerden kesti ve tamamen damadın sikine doğru beni yerleştirdi. İki erkek arasında, ayaklarım damadımın beline sarılmış durumda iken, ağırlığımı paylaşıyorlar ve sikin üzerine oturup kalkmamı sağlıyorlardı. Bacaklarım iyice ayrılmış, amımdan sesler çıkmaya başlamışken, ilk orgazmım da çığlık çığlığa geldi. Sakinleşmem için içimde damadım hareketsiz beklerken, Timur kalçalarımı sıkıyor ve bir parmağı ile göt deliğimi zorluyordu.

"Hazır mısın kanka?" dediğinde, Timur'un sikini göt deliğimde hissettim. Bir ilki daha yaşamak üzereydim, tecrübeli ve yakışıklı iki sikicimle. Damadım kalın siki ile defalarca siktiği için götüm iyice genişlemişti, ama amım dolu iken deliğim iyice daralmıştı. Damat sikini yarısına kadar çıkarıp kalçalarımı araladı ve kankası da eliyle sikinin başını bastırarak götüme soktu. 'Nefesim kesildi' sözünün anlamını ilk defa anlamıştım. Gerçekten bir süre nefes alamadım. Önümde ve arkamda güçlü iki erkeğin sıcaklığı, ayaklarım yere değmiyor ve göğüslerim damadın vücuduna yapışmış bir durumdaydım.

"İyi misin aşkım?" diye kulağıma eğildi Timur. Sadece, "Ohhh!" diye bir nefes patlaması ile cevap verdim. Kendimi salmam ile, sikin tamamen götüme yerleşmesi bir oldu. Şimdi dönüşümlü olarak tempoyu ayarlıyorlar, damat sikini amıma sokup çıkarırken kankası bekliyor, kankası götümü sikerken ise damat amımın içinde hareketsiz duruyordu. Sonra ikisi de içimde hareketsiz durdu. Ben dudaklarımı ısırıyorken, damat, "Omzuma sıkı sıkı sarıl, buna dayanman zor olabilir, götündeki hayvan yarım saatte boşalmaz!" dedi. Sonra çılgın bir tempo ile içimdeki iki sik te pompalamaya, aynı anda dört el kalçalarımı ve göğüslerimi okşamaya başladı. Kendimden geçerken, "Yeter orospu çocukları!" diye bağırıyordum. Onlar ise birbirleriyle şakalaşıyorlardı. Tutanacak bir yer olmadığından, tırnaklarımı damadın boynuna saplamıştım ve bilinçsizce çırpınıyordum. İkinci orgazmım ile birlikte amımın kasılmalarına damadım da dayanamamıştı, "Beni bitirdi kanka, ben geliyorum!" diyerek resmen böğüre böğüre boşaldı. Amımın tamamını dölleri ile doldurmuştu.

Ayakları yorulduğu için yavaşça beni kucağından indirmeden kanepeye oturdu ve sırtını dayadı. Damadın boşalan siki içimde iken, Timur götüme iyice yerleşti. Bu pozisyonda kalçalarımı daha fazla açabiliyor ve sikini tamamen sokabiliyordu götüme. Siki damadımdan daha uzun olduğundan, daha önce hiç götümün değilmemiş yerlerine kadar giriyordu. Demek ki her sikin verdiği zevk birbirinden farklı diye düşündüm. Yaklaşık bir 10 dakika daha ritmini kaybetmeden götümü sikmeyi sürdürdü. Ben, "Boşal artık hayvan!" diye bağırıyor, kalp atışlarım kontrolden çıkıyordu.

"Yaklaşıyorum kanka!" diye işaret verdiğinde, damadım göğüs uçlarımı emmeye ve beni kendisine iyice çekmeye başladı. Timur ise üstüme tamamen abanmış, taşaklarına kadar götüme girmişti. Amımda yavaş yavaş kabaran damadın sikinin de etkisiyle, bu sefer kendimi bile korkutan bir çığlık ile ağlaya ağlaya boşalmaya başladım. Çırpınmalarımdan dolayı, "Yavaş, kıracaksın yarağımı!" diyen Timur da götüme boşalmaya başladı. Bir iki dakika sonra herkes birbirinden ayrılmış nefeslenmeye çalışırken, hem götümden hem amımdan ilk defa aynı anda spermler süzülüyordu. Kendimi temizlemek için ayağa kalktığımda, deliklerimden boşalan döller yere damlıyor, içine hava dolan deliklerimden sesler çıkıyordu.

Ben banyoda amımı ve götümü yıkarken, damat, "Biz yatak odasına geçiyoruz, tatlılarımızı orada yeriz!" diye seslendi. Tekrar iki deliğimi de istekle kremledim. Bu haftasonunun daha yeni başladığı belli idi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder